5 Kasım 2009 Perşembe

KÖMÜR GÖZLÜ CEYLANIM...

Adı ceylandı aynen ceylanlar gibi dağlarda gezerdi kara gözlüydü tıpkı gecenin siyahı ve kömür gibi… Canı makarna çekmişti anne bana makarna yapar mısın? Diyip kuzularıyla birlikte o kerpiçli evden çıkmıştı...

Barışın aydınlık yoluna gölge olan havan topları onu ansızım bir an bulmuştu Lice’nin kimsesiz dağlarında... Ve kuzular ceylansız kalmıştı o dağların başında, onlarda ceylanın bedenin parçalarını görünce ağlıyordu, ama korkudan da kaçıyorlardı, ceylanı oracıkta bırakmıştı.



Ve havan mermisi paramparça etmişti ceylanımı… Onun otopsi için koltuk sevdalısı (SÖZDE) adalet adamları ona gitmemişti ama münevver karabulut’(lar) olsa onlarca hâkim onlarca savcı giderdi ceylanım bahtı karalım...


Şimdi tüm dünyaya sormak isterim; bumu adalet bumu hak hukuk özgürlük ve eşitçilik?


Of ceylanım of neydi ki suçun Kürt olmak mıydı yoksa güneydoğuda çocuk olmaktı? Hangi kahrolası eller seni vurabildi anacığın yüreğine kim ateş düşürttü? Mezopotamya yastadır ceylanım yasta. Senin için ağlar Mezopotamya, dersim dağları...



Yürek dayanmaz ki senin yokluğuna ceylanım. Kuzuların adına ceylan koyduk gülüm her dağlarda seni andık anacağız unutamayız seni ceylanım unutamayız… Yanık olan bağrımızda yaşatacağız seni kömür gözlü ceylanım...

Senin acı haberin yankılanınca Lice dağlarında ceylanım... Bir anda çınarlar kurudu. Fidanlar, dağ çiçekleri soldu. Koca dünya göz yaşlar içinde kaldı, feryat u figanlar yükseldi hiç ağlamayan gözlerde sana ağladı ceylanım…

Gözlerden yaşlar yerine kanlar aktı ana haberlerde suskun kaldı kimse seni anlatmadı bir tek Ahmet ağabey seni yazdı ceylanım, kömür gözlüm, nur yüzlüm…

Of ceylanım of söyler misin bana kim kıydı senin ufacık canına, hiç mi ama hiç mi vicdanları yoktu? Evlat sahibi olmamışlardı onlar, ya anneleri yok muydu onların… Anneleri ve yürekleri hiç mi yoktu düşünmediler mi anne yüreğini, gözyaşlarını, ceylansız yaşanılacak bunca yılları…


Söyle ceylanım söyle şimdi annen nasıl sensiz yaşasın ya o eteği o fistanı nasıl giysin artık? Oy ceylanım oy o fistan senin beden parçalarını içine topladı, şimdi nasıl o kerpiçli evde yaşasın bağrı yanık baban gözü yaşlı Annan sen evin sevinciydin, gülüydün, ceylanım gülüm kömür gözlüm benim


Şimdi kim Lice’nin kimsesiz dağlarına gidecek, kuzularını koyunlarını ağzına bir iki parça ot koymak için bazen de otlatmak için kim gidecek? Senden sonra ki ceylanlarda korktu artık gitmiyorlar Lice dağlarına korku içinde çıkarlar sokağa

Of ceylanım of gelin duvaklım bahtı karalım masum yüzlüm kara gözlüm sarı saçlım çocuğum ceylanım yavrum biliyorum; bu kader değildir bu kimsesizliktir üzerinde oynanan oyunlardır ceylanım

Şimdi kalktılar kendi kendini öldürdü dediler of ceylan of buda mı olacaktı? seni öldürdüler sonra suçu sana attılar ve kimsesiz bıraktı seni Lice dağlarında ceylanım


Şenlik köyü feryat u figan ağıt, gözyaşı köyü oldu… Ceylanım artık şenlikler düğünler dernekler yok iki üç ev olan şenlik köyünde olmayacakta ceylanım kömür gözlüm


BİZİ AFFETME KÖMÜR GÖZLÜ CEYLANIM


2 yorum:

  1. doğum benim güneydoğum
    doğum her zaman sancılıdır
    doğumu en çok analar bilir

    YanıtlaSil
  2. hemde nsl doğum sanki karisi hamile

    YanıtlaSil